
Yağmurlu bir İstanbul sabahı,
Kiralar çok, insanlar kalabalık,
Toplu taşıma yerine,
Toplu ümitsizlik ve
Toplu merhametsizlik var.
Bulutlardan düşen tane tane yağmur damlaları değil de
Sanki bildiğin bilmediğin ne varsa düşüyor üzerimize işte.
Hava su bedava demişti ya şair onun kitabı bile çok pahalı işte.
Hava ile su’dan bahsetmiyorum bile…
Affedilemeyecek çok şey var, artık nasıl çıkarsa çıksın o af geçersizdir, onu demeye çalışıyorum. Çalışıyorum derken Toplu zamsızlık çay sohbeti toplantıları da yakın da başlar. Ne bekleyeyim hayattan işte, akşama eve varayım sabaha denizi de gördüm mü oh ne ala, emekli olup egeye gittim mi orada veririz son adisyonu…
Kahvaltı Hikayeleri ®©