Şair olmak isteyen bir gezgin
Yaşama hevesi kalmamış bir bezgin
Bezirganın önde gideni zengin
Dengi kalmamış ki kiminin
Engin denizde lodosa yakalanan bir gemicinin
Yaşamı hep çetin , metanetin de sınırı var beyim
kimisinin mutluluğu bir resim , kimisinin ki 4 mevsim
kelebeğin ömrüne bedel bir geleceğin
getirecek hediyesi nedir ki ? bilemedim …
vay haline elekte elenenin
hayata ağlamaklı başlayan bu insanoğlu gördü geleceği
1 dilim ekmeğin sonunda bedelinin de alınacak olması gibi,
düşünenin, düşenin de dostu olmamış ki batanın olsun ..
müttefik de belli değil ittifak da
mutlak mücadele, kazanmak, zafere koşmak ..
yenilince ağlamak – yenmek için hile yapmak
her sonuçta pay kapmak dünya kuralı olmuş,
tastan bozma kalplerse hep kanla dolmuş …

Kanadımı kırdılar uçamadım anne
savaşa soktular koşturdum
kalbini açamayan herkesin aklına
eğriyi doğruyu ben soktum
sonbaharda dökülen yapraktım,
ilkbaharda geri geldim ben
aileme dostuma selamlar olsun
gökkusağındaki bir rengim ben

Kanadımı kırdılar uçamadım anne
savaşa soktular koşturdum
kalbini açamayan herkesin aklına
eğriyi doğruyu ben soktum
sonbaharda dökülen yapraktım,
ilkbaharda geri geldim ben
aileme dostuma selamlar olsun
yağmur sonrası güneşim ben..

zamanda yolculuk beyinde meşgul edebilir
fakat objektif olmaz,
zararı yoktur yararı olmadığı gibi
benliğinde kaybedilen her şey
benliğinde kaybedilen her şey
hesap masasında olabilir yalnızken
utanma aç kalbini gir topluma
göster haydi kendini ve ‘buradayım’ de !
savaşi kaybetme yürüme geriye dönme
bak ve ileriye ilerle,
hisset deliğe düşme , dönme deliye
karaya boyanan adamın boynuna ilmeği de geçiren de cellata
biçare lanet – hayalet olana dek
beklemek mi gerek acep ?
çarkı dönmemiş ki feleğin gözünün yaşına baksın
gözümün yaşını alsın ,
kanımı canımı alsın ancak canımı yakmasın
azap çeken gönüllere, kül olan tüm kalplere Yağmur yağsın
kalp dağlayan tüm eller kalpleriyle dağlansın
kalp karalayanlar yansın

Kanadımı kırdılar uçamadım anne
savaşa soktular koşturdum
kalbini açamayan herkesin aklına
eğriyi doğruyu ben soktum
sonbaharda dökülen yapraktım,
ilkbaharda geri geldim ben
aileme dostuma selamlar olsun
gökkusağındaki bir rengim ben

Kanadımı kırdılar uçamadım anne
savaşa soktular koşturdum
kalbini açamayan herkesin aklına
eğriyi doğruyu ben soktum
sonbaharda dökülen yapraktım,
ilkbaharda geri geldim ben
aileme dostuma selamlar olsun
yağmur sonrası güneşim ben..

koşturmak boş durmaktan iyidir
boş durmak boş koşmaktan yararlı
hoş tutmak , gönlü yas tutmaktan çok zormuş
yaşlanmak her dökülen yaprağın arkasından ağlamak gibidir
hayattan erken emeklilik seçim değildir
kadere bağlıdır yazgıdır
hayat ince bir çizgi , narin bir çalgıdır
yüzlerce yıl emek veren insanin
hasat zamanı ölü torunları mıdır?
her güne yeni umutlarla açılan gözler
yalanlarla ağlatılan gözler
dolanlarla aldatılan gözler
bir güzel sözle güler
akıtılan her damla ter yokoluşu engeller
negatif değillerse art niyetli değillerse
eğer bu böyle devam eder …
dilediğim herşey olmuyor,
çabalar bazen çok nafile
nargilenin dumanına benzer hayallerim
sadece beni zehirler ve uçup gider
kafileler gibidir insanlar
bazen seni seyreder giderler
herkes kendine paha biçmiş
bende karşılıksız bir çek
emeklerim dostluktan yana ,
ama olmuyor !
anneme sordum niçin böyle ???
ama baktım o da ağlıyor ….

Kanadımı kırdılar uçamadım anne
savaşa soktular koşturdum
kalbini açamayan herkesin aklına
eğriyi doğruyu ben soktum
sonbaharda dökülen yapraktım,
ilkbaharda geri geldim ben
aileme dostuma selamlar olsun
gökkusağındaki bir rengim ben

Kanadımı kırdılar uçamadım anne
savaşa soktular koşturdum
kalbini açamayan herkesin aklına
eğriyi doğruyu ben soktum
sonbaharda dökülen yapraktım,
ilkbaharda geri geldim ben
aileme dostuma selamlar olsun
yağmur sonrası güneşim ben..