Maalesef, Artemis Tapınağı’nın tam olarak nasıl göründüğü hakkında kesin bir bilgiye sahip değiliz, çünkü kalıntılar çok sınırlı. Bununla birlikte, tarihi kayıtlar ve yapılan kazılar, Artemis Tapınağı’nın büyük boyutlarda, çok sütunlu ve süslü bir yapı olduğunu gösteriyor. Tapınak, M.Ö. 550 yılında Lidya kralı Croesus tarafından yeniden inşa edilmiş ve büyük ölçüde süslü bir görünüm kazanmıştı. Heykellerle süslenmiş, mermerden yapılmış bu muhteşem yapı, o dönemdeki zenginlik ve ihtişamın bir sembolüydü. Tapınak, M.Ö. 356’da ünlü filozof Heraclitus’un doğduğu gün olan aynı gün, bir suikastçı tarafından kundaklanarak yok edilmişti. Daha sonra ise Büyük İskender’in emriyle yeniden inşa edilmiştir. Artemis Tapınağı, antik dönemde dini bir merkez olarak hizmet vermiş ve Artemis’e adanmış büyük festivallere ev sahipliği yapmıştır. Tapınak, zamanla değişen tarihi ve kültürel bağlamlarda, farklı amaçlarla kullanılmış ve onarılmıştır. Günümüzde, tapınağın kalıntıları sadece arkeologlar için değil, aynı zamanda Antik Dünya’nın büyüleyici mirasını keşfetmek isteyen ziyaretçiler için de ilgi çekici bir yer olarak kalmaktadır.