
13 YILLIK SÜRGÜN
BAHTSIZ ŞEHZÂDE CEM SULTAN
Çocukluğu ve Şehzadelik Dönemi
Yıl 22 Aralık 1459. Edirne Sarayı’nı büyük bir coşku kaplamış, Cihan hükümdarı Fatih Sultan Mehmet Han’ın Çiçek Hatun’dan olma Osmanlı tarihine damga vurmuş en küçük şehzadesi Cem Sultan dünyaya gözlerini açmıştı. Doğum haberi II. Mehmet (Fatih)’e Yunanistan seferine giderken ulaşmıştı.
Edirne Sarayı’nda, dört yaşından sonra çeşitli hocalardan dersler almaya başlayan Cem Sultan’ın eğitimi on yaşına kadar sarayda sürmüştür. 1469 yılında, henüz on yaşında iken lalaları ile Osmanlı geleneği gereği Kastamonu’ya sancak beyi olarak gönderilmiştir.
Kastamonu sancak beyliği görevinde iken bir yandan siyaset ve kamu idaresi konularında kendini geliştirmiş, bir yandan da eğitimine devam ederek Farsça ve Arapça dersleri alarak, Rumca dâhil birçok dilleri öğrenmiştir.
1472 yılında Fatih Sultan Mehmet Han Trabzon İmparatorluğu seferi nedeniyle husumetli olduğu Akkoyunlu Devleti hükümdarı Uzun Hasan’ın üzerine doğu seferine giderken, yanında şehzadeleri Mustafa ve II. Bayezid’i de götürürken, Cem Sultan’ı Edirne Sarayı’nda kaymakam olarak bıraktı.
1473’te II. Mehmet (Fatih)’in Otlukbeli’nde Akkoyunlarla mücadelesi sırasında mağlup olduğu yolundaki söylentiler üzerine Lala Kara Süleyman Çelebi ve Nasuh Çelebi Şehzade Cem’i sultan olarak ilan etmiş ve saray halkının da biat etmesini sağlamış ise de Fatih Sultan Mehmet seferden galip dönünce oğlunu azarladığı gibi lalalarını da öldürtmüştür.
Ağabeyi Şehzade Mustafa’nın ölümü üzerine babası Fatih Sultan Mehmet tarafından 1474’te Konya’ya sancak beyi olarak görevlendirildi. Görevi süresince Karamanoğulları ile iyi geçindi ve etrafına topladığı âlim ile sanatkârlarla mümtaz bir kültür çevresi meydana getirdi.
II. Bayezid ve Cem Sultan Arasındaki Mücadele
II. Mehmet (Fatih)’in 3 Mayıs 1481’de vefatı üzerine, Bayezid ve Cem Sultan arasında hem taht yarışı, hem de devlet adamlarının kendi aralarında istedikleri şehzadenin tahta çıkması için entrikalar başlamıştı.
Veziriazam Karamanlı Mehmet Paşa, Konya’da bulunan Cem taraftarıydı. Bu yüzden Fatih’in ölümünü gizli tutarak Şehzade Cem’e haber göndermek istemiş ise de pek başarılı olamamış ve haberci, Şehzade Bayezid’in kayınbabası ve Anadolu Beylerbeyi Sinan Paşa tarafından yakalanarak öldürülmüştü.
Bu olaylar yaşanırken Şehzade Cem babasının ölüm haberini geç almış ve bu sürede Bayezid İstanbul’a varır varmaz devlet idaresini eline almıştı. Cem Sultan babasının vefat haberini ve kardeşinin gizlice tahta çıktığını öğrenince askerleriyle yola çıktı. Bursa civarlılarındaki kanlı kardeş kavgasının ilk çarpışmasının galibi Cem Sultan ve askerleri oldu.
Cem Sultan ağabeyi Bayezid’e Osmanlı Devleti’ni eşit şekilde yönetmeyi teklif etmiş; ancak Sultan Bayezid, bu yönetim şeklinin Osmanlı Devleti’nin çökmesine sebep olacağını düşündüğü için reddetmiştir. 1481 Haziran’ında II. Bayezid, Bursa Yenişehir’de Cem Sultan’ı ağır bir yenilgiye uğratıp Cem Sultan’ın Konya’ya çekilmesine neden olmuştur. Cem Sultan Konya’da yeterince destek bulamayınca Mısır sultanının daveti üzerine Kahire’ye gider. 1482’de Konya için kalkıştığı son atılımda başarısız olunca artık Anadolu’da kalma imkânının ortadan kalktığını anlayan Cem Sultan, Rodos şövalyelerinin daveti üzerine otuz kadar adamı ile Rodos’a geçer.
Esaret Yılları
Cem Sultan 1482’de Rodos’ta büyük bir törenle karşılandı. Amacı Rodos şövalyelerinin yardımı ile Rumeli’ye geçmekti. Ancak Şövalyelerin ve Avrupalı devletlerin planları Cem Sultan’ı Osmanlı devletine karşı bir koz olarak kullanmaktı.
Bir süre Rodos’ta tutulan Cem Sultan, Rodos’un Osmanlı saldırılarına açık olması nedeniyle buradan Fransa’ya götürüldü.
Papalık, Napoli Kralı ve Macar Kralı gibi birçok devlet siyasi koz olarak Cem Sultan’ı ele geçirmek isterken, bir taraftan da II. Bayezid, Cem’in sağ olarak iadesi için çeşitli teşebbüslerde bulunuyordu.
Uzun süren müzakereler sonucunda Papalık’a teslim edilen Cem Sultan, Papa’ya tek isteğinin Mısır’daki ailesinin yanına gitmek olduğunu söylemiş ise de; Papa, Hristiyanlığa geçmesi şartıyla Osmanlı tahtına oturması için her türlü yardımı yapma önerisinde bulundu. Cem Sultan bu öneriyi kesin olarak reddetmiştir.
Fransa Kralı VIII. Charles’ın asıl amacı, Napoli Krallığını ele geçirmek, daha sonrasında Osmanlılar üzerine bir haçlı seferi düzenlemek ve Müslümanların elinden Kudüs’ü almaktı. Bu sebeple Cem Sultan’ı Osmanlılar üzerine yapmayı planladığı seferde kullanmak adına Napoli’ye sevki için Papa VI. Alessandro ile anlaştı. Ancak Cem Sultan 25 Şubat 1495 tarihinde vefat etmiştir. Ölüm sebebi her zaman tartışmalı olan Cem Sultan’ın ölüm sebebinin doğal hastalık olduğu öne sürüldüğü gibi Papa’nın Fransızlara teslim etmemek için zehirlediği de bir diğer iddialar arasındadır.
Cem Sultan’ın Ölümü
II. Bayezid kardeşinin ölümü üzerine üç gün yas ilan ettikten sonra Napoli Kralı’nın elinde bulunan Cem Sultan’ın naaşı için yapılan müzekkereler sonucunda 1499’da Bursa’da Muradiye Camii avlusuna defnedilmek üzere teslim alındı.
Cem Sultan’ın kendisi gibi annesi ve çocuklarının hayatı da oldukça trajiktir olarak sonlanmıştır. Büyük oğlu Şehzade Oğuz, Cem-Bayezid mücadelesi sırasında 1483’de 2. Bayezid’in emriyle öldürüldüğü, annesi Çiçek Hatun 1498’de Kahire’de veba’da hayatını kaybetti. Küçük oğlu Murad Rodos’a Hristiyanlığa geçerek Rodos’un Kanuni devrinde 1522’de fethinden sonra oğlu ile boğularak öldürülmüş olup, Eşi ve iki kızı ise İstanbul’a gönderilmiştir. Şehzade Cem’in hikâyesi Avrupa’da oldukça önemli bir iz bırakmış olup çok sayıda da edebi esere konu olmuştur.